Nüfusun gelir dağılımı verilerini girerek bir ülkedeki gelir eşitsizliğini ölçün.
Bir ülkenin ekonomik refahını ölçerken Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) gibi göstergeler bize ekonominin toplam büyüklüğü hakkında bilgi verir. Ancak bu büyüklüğün toplumun farklı kesimleri arasında nasıl paylaşıldığını göstermez. Bir ekonomi çok büyük olabilir, ancak gelir ve servet nüfusun çok küçük bir kesiminde toplanmış olabilir. İşte bu noktada, bir ülkedeki gelir veya servet dağılımının ne kadar **eşit** veya **eşitsiz** olduğunu ölçen istatistiksel araçlar devreye girer. Bu araçların en bilineni ve en yaygın kullanılanı, İtalyan istatistikçi Corrado Gini tarafından geliştirilen **Gini Katsayısı**'dır. Gini katsayısı, gelir dağılımının tam eşitlik durumundan ne kadar saptığını gösteren, 0 ile 1 arasında bir değerdir. Bu katsayı, **Lorenz Eğrisi** adı verilen bir grafiksel gösterimden türetilir ve bu iki kavram birlikte, bir toplumun ekonomik adalet ve refah yapısını anlamak için güçlü bir analitik çerçeve sunar.
Gini katsayısını anlamak için önce Lorenz eğrisini anlamak gerekir. Lorenz eğrisi, gelir dağılımı eşitsizliğini gösteren bir grafiktir. Grafiğin yatay ekseninde nüfusun kümülatif (birikimli) yüzdesi, dikey ekseninde ise gelirin kümülatif yüzdesi yer alır.
Gini katsayısı, Lorenz eğrisi grafiğindeki alanlardan türetilen bir orandır. Mutlak eşitlik doğrusu ile Lorenz eğrisi arasında kalan alan (A alanı) ve Lorenz eğrisinin altında kalan alan (B alanı) düşünülür.
Bu oran bize, eşitsizliğin ne kadar büyük olduğunu gösteren, 0 ile 1 arasında (veya yüzde olarak 0 ile 100 arasında) bir değer verir.
Gerçek hayatta katsayı bu iki ekstrem değer arasında yer alır. Bir ülkenin Gini katsayısı 0.25 ise gelir dağılımının oldukça eşit, 0.55 ise oldukça eşitsiz olduğu yorumu yapılabilir. Bu katsayı, ülkeleri karşılaştırmak veya bir ülkenin gelir dağılımının zaman içindeki değişimini izlemek için kullanılır.